NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ بْنُ
مُحَمَّدِ
بْنِ ثَابِتٍ
الْمَرْوَزِيُّ
حَدَّثَنِي
عَلِيُّ بْنُ
حُسَيْنٍ
حَدَّثَنِي
أَبِي
حَدَّثَنِي
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
بُرَيْدَةَ
قَالَ
سَمِعْتُ
بُرَيْدَةَ
يَقُولُ
بَيْنَمَا
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَمْشِي جَاءَ
رَجُلٌ
وَمَعَهُ
حِمَارٌ
فَقَالَ يَا
رَسُولَ
اللَّهِ ارْكَبْ
وَتَأَخَّرَ
الرَّجُلُ
فَقَالَ رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
لَا أَنْتَ
أَحَقُّ
بِصَدْرِ
دَابَّتِكَ
مِنِّي
إِلَّا أَنْ
تَجْعَلَهُ
لِي قَالَ
فَإِنِّي
قَدْ
جَعَلْتُهُ
لَكَ فَرَكِبَ
Ebû Büreyde demiştir ki:
Rasûlullah (s.a.v.)
yürüyüp giderken bir adam eşekle geldi ve;
Ey Allah'ın Rasûlü (sen
de) bin dedi ve (eşeğin ön tarafından) geriye çekildi. Rasûlullah (s.a.v.) de
"Hayır! Sen
hayvanının ön tarafına (binmeye) benden daha layıksın. Ancak orasını bana
ayırman (nezaketinde bulunma) başka!" buyurdu. (Adam da).
Öyleyse orasını sana
bırakıyorum, dedi. Bunun üzerine (Hz. Nebi o hayvanın ön tarafına) bindi.
İzah:
Buhari, libâs; Tirmizi,
edeb; Ahmed b. Hanbel, III, 32.
Bir merkebin üzerinde
Hz. Nebiin yanına gelip de merkebin arka tarafına çekilen ve hayvanın ön
tarafını Hz. Nebi'e ayırarak, "Ya Rasûlallah buyur sen de bin diyen"
kimsenin bu ilk davetini Hz. Nebi reddetmiş ve hayvana binmemiştir. Çünkü sözü
geçen adam hayvanın ön tarafına binmeye faziletçe daha üstün olan kişilerin
binmeye herkesten daha layık olduklarını zannediyordu. İşte Hz. Nebi sözü geçen
kimseyi bu konuda uyarmak ve gerçeği ona anlatmak için onun ilk teklifini
reddetti ve ona hayvanın ön tarafına binme hakkının öncelikle sahibine ait
olduğunu, sahibi izin vermeden hayvanın o kısmına kimsenin binemeyeceğini
anlattı. Hayvan sahibi bu durumu öğrendikten sonra ikinci defa Hz. Nebii hayvanın
ön tarafına binmeye davet edince, Hz. Nebi bu davete uyarak hayvanın ön
tarafına bindi. Çünkü adam Hz. Nebie bile bile bağışlıyordu.